29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Etkinliği

Etkinlik

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Etkinliği

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle 29 Ekim PerÅŸembe günü Motosiklet, Vosvos ve Bisiklet Grupları tarafından ÅŸehir içi Cumhuriyet Turu düzenlenmektedir. Etkinlik baÅŸlangıcı Saat 11:00'de Espark Ä°stasyon Kapısı'dır.


Ä°flas etmiÅŸ ve iÅŸgal altındaki bir imparatorluktan, bağımsızlık mücadelesiyle zafer kazanmış, Cumhuriyet'ini kurmuÅŸ halk için "EN BÜYÜK BAYRAMDIR".


Tüm EskiÅŸehir halkını bisikletleriyle bu bayramı kutlamaya, Cumhuriyet Turu'na bekliyoruz.


Etkinlik Facebook linki: https://www.facebook.com/events/498472173663942/


Cumhuriyet yürüyüÅŸü ise 15:00'te Adalardan baÅŸlayacaktır.


Bu milli bayram nedeniyle, lütfen üÅŸenmeden Atatürk ilkelerini bir daha okuyalım, okutalım:


ATATÜRK'ÜN KENDÄ° Ä°FADESÄ°YLE Ä°LKELERÄ°NÄ°N TANIMI


I.TEMEL Ä°LKELER


1. Cumhuriyetçilik: 
Türk milletinin karakter ve âdetlerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir. (1924) 
Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemiyle devlet ÅŸekli demektir. (1933) 
Cumhuriyet, yüksek ahlâkî deÄŸer ve niteliklere dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir.... (1925) 
Bugünkü hükümetimiz, devlet teÅŸkilâtımız doÄŸrudan doÄŸruya milletin kendi kendine, kendiliÄŸinden yaptığı bir devlet ve hükümet teÅŸkilâtıdır ki, onun adı Cumhuriyet'tir. Artık hükümet ile millet arasında geçmiÅŸteki ayrılık kalmamıştır. Hükümet millet ve millet hükümettir. (1925)


2. Milliyetçilik: 
Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türk halkına Türk Milleti denir. (1930) 
Diyarbakırlı, Vanlı, Erzurumlu, Trabzonlu, Ä°stanbullu, Trakyalı ve Makedonyalı hep bir soyun evlâtları ve hep aynı cevherin damarlarıdır. (1932) 
Biz doÄŸrudan doÄŸruya milliyetperveriz ve Türk milliyetçisiyiz. Cumhuriyetimizin dayanağı Türk toplumudur. Bu toplumun fertleri ne kadar Türk kültürü ile dolu olursa, o topluma dayanan Cumhuriyet de o kadar kuvvetli olur. (1923)


3. Halkçılık: 
Ä°ç siyasetimizde ilkemiz olan halkçılık, yani milletin bizzat kendi geleceÄŸine sahip olması esası Anayasamız ile tespit edilmiÅŸtir. (1921) 
Halkçılık, toplum düzenini çalışmaya, hukuka dayandırmak isteyen bir toplum sistemidir. (1921) 
Türkiye Cumhuriyeti halkını ayrı ayrı sınıflardan oluÅŸmuÅŸ deÄŸil fakat kiÅŸisel ve sosyal hayat için iÅŸbölümü itibariyle çeÅŸitli mesleklere ayrılmış bir toplum olarak görmek esas prensiplerimizdendir. (1923)


4. Devletçilik: 
DevletçiliÄŸin bizce anlamı ÅŸudur: KiÅŸilerin özel teÅŸebbüslerini ve ÅŸahsî faaliyetlerini esas tutmak; fakat büyük bir milletin ihtiyaçlarını ve çok ÅŸeylerin yapılmadığını göz önünde tutarak, memleket ekonomisini devletin eline almak. (1936) 
Prensip olarak, devlet ferdin yerine geçmemelidir. Fakat ferdin geliÅŸmesi için genel ÅŸartları göz önünde bulundurmalıdır. (1930) 
Kesin zaruret olmadıkça, piyasalara karışılmaz; bununla beraber, hiçbir piyasa da başıboÅŸ deÄŸildir. (1937)


5. Lâiklik: 
Lâiklik, yalnız din ve dünya iÅŸlerinin ayrılması demek deÄŸildir. Bütün yurttaÅŸların vicdan, ibadet ve din hürriyeti de demektir. (1930) 
Lâiklik, asla dinsizlik olmadığı gibi, sahte dindarlık ve büyücülükle mücadele kapısını açtığı için, gerçek dindarlığın geliÅŸmesi imkânını temin etmiÅŸtir. (1930) 
Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. DüÅŸünüÅŸe ve düÅŸünceye karşı deÄŸiliz. Biz sadece din iÅŸlerini, millet ve devlet iÅŸleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kasıt ve fiile dayanan tutucu hareketlerden sakınıyoruz. (1926)


6. Devrimcilik: 
Yaptığımız ve yapmakta olduÄŸumuz inkılâpların, (devrimlerin) gayesi Türkiye Cumhuriyeti halkını tamamen çaÄŸdaÅŸ ve bütün anlam ve görüÅŸleriyle uygar bir toplum haline ulaÅŸtırmaktır. (1925) 
Biz büyük bir inkılâp yaptık. Memleketi bir çaÄŸdan alıp yeni bir çaÄŸa götürdük. (1925)


IL BÜTÜNLEYÄ°CÄ° Ä°LKELER:


1. Millî Egemenlik: 
Yeni Türkiye devletinin yapısının ruhu millî egemenliktir. Milletin kayıtsız ÅŸartsız egemenliÄŸidir. (1923) 
Toplumda en yüksek hürriyetin, en yüksek eÅŸitlik ve adaletin saÄŸlanması, istikrarı ve korunması ancak ve ancak tam ve kesin anlamıyla millî egemenliÄŸi saÄŸlamış bulunması ile devamlılık kazanır. Bundan dolayı; hürriyetin de, eÅŸitliÄŸin de, adaletin de dayanak noktası millî egemenliktir. (1923)


2. Millî Bağımsızlık: 
Tam bağımsızlık denildiÄŸi zaman, elbette siyasî, malî, Ä°ktisadî, adlî, askerî, kültürel ve benzeri her hususta tam bağımsızlık ve tam seferberlik demektir. Bu saydıklarımın herhangi birinde bağımsızlıktan mahrumiyet, millet ve memleketin gerçek anlamıyla bütün bağımsızlığından mahrumiyeti demektir. (1921) 
Türkiye devletinin bağımsızlığı mukaddestir. O, ebediyen saÄŸlanmış ve korunmuÅŸ olmalıdır. (1923)


3. Millî Birlik ve Beraberlik: 
Millet ve biz yok, birlik halinde millet var. Biz ve millet ayrı ayrı ÅŸeyler deÄŸiliz. (1919) 
Biz millî varlığın temelini,millî ÅŸuurda ve millî birlikte görnıekteyiz.(1936) 
Toplu bir milleti istilâ etmek, daima dağınık bir milleti istilâ etmek gibi kolay deÄŸildir. (1919)


4. Yurtta Barış Dünyada Barış: 
Yurtta sulh, cihanda sulh için çalışıyoruz. (1931) 
Türkiye Cumhuriyeti'nin en esaslı prensiplerinden biri olan yurtta sulh, cihanda sulh gayesi, insaniyetin ve medeniyetin refah ve terakkisinde en esaslı âmil olsa gerektir. (1933) 
Sulh, milletleri refah ve saadete eriÅŸtiren en iyi yoldur. (1938)


5. ÇaÄŸdaÅŸlaÅŸma: 
Milletimizi en kısa yoldan medeniyetin nimetlerine kavuÅŸturmaya, mesut ve müreffeh kılmaya çalışacağız ve bunu yapmaya mecburuz. (1925) 
Biz Batı medeniyetini bir taklitçilik yapalım diye almıyoruz. Onda iyi olarak gördüklerimizi, kendi bünyemize uygun bulduÄŸumuz için, dünya medeniyet seviyesi içinde benimsiyoruz. (1926)


6. Bilimsellik ve Akılcılık:


a) Bilimsellik:
Dünyada her ÅŸey için, medeniyet için, hayat için, baÅŸarı için en gerçek yol gösterici bilimdir, fendir. (1924) 
Türk milletinin yürümekte olduÄŸu ilerleme ve medeniyet yolunda, elinde ve kafasında tuttuÄŸu meÅŸale, müspet bilimdir. (1933)


b) Akılcılık : 
Bizim; akıl, mantık, zekâ ile hareket etmek en belirgin özelliÄŸi-mizdir. (1925) 
Bu dünyada her ÅŸey insan kafasından çıkar. (1926)


7. Ä°nsan ve Ä°nsanlık Sevgisi: 
Ä°nsanları mesut edeceÄŸim diye onları birbirine boÄŸazlatmak insanlıktan uzak ve son derece üzülünecek bir sistemdir. Ä°nsanları mesut edecek yegâne vasıta, onları birbirlerine yaklaÅŸtırarak, onlara birbirlerini sevdirerek, karşılıklı maddî ve manevî ihtiyaçlarını temine yarayan hareket ve enerjidir. (1931) 
Biz kimsenin düÅŸmanı deÄŸiliz. Yalnız insanlığın düÅŸmanı olanların düÅŸmanıyız. (1936)

https://www.kultur.gov.tr/TR,25231/ataturk-ilkeleri.html 

etiketler